Akyaka Çadır Macerası
Ben Efe , eşim Cansu ve oğlumuz Dora ; Söke-Ula yolu /Akyaka |
İşlerimin iptal olduğu bir haftaydı, nasıl değerlendirelim derken aklımıza çadırımız geldi yani babamın bizde olan çadırı.😅Pazar günü hazırlıklara başladık.Salı günü Dalaman'da olan işimi de bahane ederek.Muğla tarafına odaklandık.
"Doğaya Kaçış" diye bir uygulama var.Burada kamp yerlerini rahatça bulabiliyor, yorumlardan kamp yerleri hakkında fikir sahibi olabiliyorsunuz. Hemen uygulamayı açıp taramaya başladım.
İlk gün için seçeneklerimiz Köyceğiz, Dalyan ve Akyaka'daydı. Sabah 9 gibi Antalya'dan çıkıp öğlen 12 civarları kamp yerine ulaşmayı planlıyorduk.Tüm gün deniz kenarında zaman geçirip akşamda çarşısında vakit geçirmeyi düşününce Akyaka'nın daha mantıklı olacağına karar verdik. Çünkü Akyaka tüm gün cıvıl cıvıl bir yer.
Akyaka, Antalya'ya 300km , Dalaman havalimanına 70km, Muğla'ya 25km uzaklıkta.
Akyaka merkezde bir kamp yeri olduğunu gördüm.Fakat kamp alanını aramayı düşünemedim ama pişman değiliz.
Öğlen vakti Akyaka'ya vardık.Direk kamp alnına devam ettik.Girişine kadar geldik.Kamp doludur yazısı vardı. Yine de sorayım dedim gişeye doğru mu? evet dedi.Tamam dedik madem... 2. Seçeneğe devam ettik:
Akyaka'nın deniz kıyısından devam edince yaklaşık bir 10 km ilerde haritada çadır kamp yeri görmüştük.Oraya gidelim dedik ve devam ettik.Oraya ulaştığımızda çadırlar görmeye başladık fakat burası bir kamp yeri değildi. Tuvalet yada lavabo gibi bişey yoktu daha çok mesire alanı gibi bir yerdi. Çadırların olduğu kısmın yolu oldukça bozuk ve gece zifiri karanlık olacaktı.Burada arabamızı biraz sarstık. Neyse dönmeye karar verdik.
Yol üzerinde deniz kenarı bir yer bulup öğlen yemeği için konuşlandık.Sandalyelerimiz ve masamızı kurduktan sonra Cansu'nun evde hazırladığı börek, kısır ve keklerimizi çıkarttık. Termosumuzu da getirmiştik.Çayımızda hazırdı. Hava biraz rüzgarlı olsada gayet keyifli bir 40 dk geçirdik ve dinlendik.
Bu tarafta da aklımıza yatan bir yer olmayınca otellere bakalım dedik.Akyaka'da dolaşmaya başladık.Her yer apart otel dolu ama fiyatlar gerçekten yüksek.Temmuzun ortasında geldiğimiz için pahalı bir zamana denk geldik.Pansiyon da zaten göremedik.
Neyse biraz ara verelim dedik. Kadın Azmağı'na geldik. Eskiden burada kadınlar çamaşırlarını yıkmaya gelirmiş. Şimdilerde ise insanlar sandaleyelerini koyup oturuyorlar ve genelde piknik yapıyorlar.
Kadın Azmağı |
Neyse burda da bir yarım saat geçirdikten sonra Gökova körfezini izlemek için Akyaka'dan ayrıldık. Muğla istikametinde devam ederek yükseklere geldik.Merkezden yaklaşık 5km uzaklıktaydık. Körfezi izlerken gün batımı yaklaşıyordu. Seyir terasında çaylarımızı yudumladık.
Gökova Körfezi / Muğla |
Fotoğrafın sağ tarafı Akyaka , sol taraftan Marmaris ve Datça'ya doğru devam ediyorsunuz.
Bu arada etraftaki yakın ilçelerdeki otellere de baksam fiyatlar oldukça yüksekti ve o fiyata değecek bir otelde zaten göremedim. Çok fazla gezdiğimiz ve otellerde çalıştığım için fiyat- performans dengesi açısından tatmin olamadık. Tekrar Akyaka'ya döndük ve üst kısımlarına da bakalım dedik ama daha da lüks konutlar görmeye başladık.
Akyaka'ya bir önceki uğrayışımızda Azmak nehrinde tekne turu yapmıştık ve ben o turda çadırlar görmüştüm. Onları hatırladım ve nehrin yayına gidelim dedim.
Haritadan nehrin yanına giden yolları takip ederek ulaştık.Ara sokaktan girdik ve karşımızda çadırlar... Bir beyefendi aracıyla uğraşıyordu.Ondan güç almak istercesine sordum: -Burası kamp yeri mi? Değil dedi. Bir sıkıntı olur mu dedim. En fazla toplar gideriz dedi. Teşekkür ettim 😁 ve aracımızı hemen içeri sokarak bir yer belirledik.Hemen yanına çadırımızı kurduk ve bir oh çekerek uzandık.
Bizim için unutulmayacak heyecanlı bir çadır kampı oldu.Çünkü burada etrafımızdaki çadırlardan adeta güç aldık.😀 Aracımızı önümüze siper ettik.Hemen dibimizde azmak nehri.En güzel tarafı o kadar serindi ki sabah uyanasımız gelmemişti.
Neyse gün batımına doğru kıyafetlerimizi değiştirdik. Çadırımız ve arabamızı bırakıp merkeze doğru nehrin kenarından yürüdük. Her yer cıvıl cıvıl çok sevimli huzurlu bir yerdi Akyaka.
Yeni açılmış bir restoran bulduk. Ne alakadır bilmiyoruz. Akhisar köftemiz çok güzeldir dediler. Akhisar köftesi yedik.😊 Sonrasında çarşısında bayağı bir yürüyüş yaptık. Çoğu yerde canlı müzik vardı. Plaj kısmının olduğu tarafta güzel bir mekanda keyif yaptık müzik dinledik. Saat 11 gibi çadırımıza dönmeye karar verdik yorgunduk.
Çadırlar 10dk mesafe uzaklıktaydı. Hemen üst yolda bir market bulduk neyseki arkasında tuvalet-lavabosu da vardı.Burayı da bu açıdan keşfetmiş olduk.
Gece bir ara yan taraftaki çadırdan horlama sesi geliyordu.Bu sırada bir köpek geldi hırlamaya başladı ve dikeldim ne alıp veremediği var diye bir şeye sinirlenip gitti.Kendi kendime güldüm Cansu uyuyordu.
Sabah mis gibi uyandık.Ben hemen kendimi nehre attım.Resetlendim.
Sonrasında çadırımızı toplayıp aracımıza yerleştirdik. Bir gün öncesinde nehir kenarında kahvaltıcıları keşfetmiştik.Kahvaltı için tekrar o tarafa yöneldik.Azmak nehri kenarında keyifli bir kahvaltı yaptık.(Kişibaşı 20TL)
Kahvaltıdan sonra aracımıza geldik.Yola çıkacağız.Aracımda şanzıman arızası ışığı yandı.Vites geçmiyordu.Motoru durdurdum.Bir an kafamda bir sürü şey dolandı.Akşam Dalaman'da sahnem var. Gayet soğukkanlı biri oldum her zaman. Çekici çağırırız falan bişeyler dolaştı kafamda. Arabayı tekrar çalıştırdım ve düzeldi. Allah'ım sana şükürler olsun.😅 Sanıyorum bir gün önceki kamp arama macerasındaki sarsıntılı toprak yolda aracımızı biraz üzdük.O da bize ufak bir şaka yaptı.Eğer dili olsaydı. Böyle şaka mı olur derdim. Anlık bir adrenalin yaşadık... 😆
Ardından o günkü planımız Dalaman Sarıgerme SARÇED plajıydı.Rotamızı oraya çevirdik.
O akşam Robinson Sarıgerme'de sahnemi yaptıktan sonra orada kaldık.Bu oteli de herkese tavsiye edebiliriz.Burası Denizi, doğası, manzarası, eğlencesi ve kalitesiyle.Bu bölgenin en iyi oteli diyebilirim.
Okuduğunuz için teşekkür ederiz. Kaş çadır kampı maceramızı da okumanızı tavsiye ediyoruz... 😉
Takipte kalın :)
Yorumlar
Yorum Gönder
Okuduğunuz için teşekkür ederim.Abone olmayı unutmayın...