Mutlaka gidilmeli : İtalya


    


Söz vermiştim...Üniversite zamanlarıydı yıl 2012 civarları 1 euro= 2,3 tl falan. İki çılgın aşçı arkadaşımız İtalyan mutfağını tadacaklarmış plan yapıyorlar araştırıyorlar bize de inceden gaz veriyorlar. Derken birgün telefonum çaldı: Efe biz bilet bulduk gidiş-dönüş 99 euro hemde Türk Hava Yolları... O zamanlar böyle kampanyalar vardı euro da ucuzdu 3 ay sonra da vizesiz diye Kiev'e gitmiştik. Neyse 99 euro (230TL) fiyat çok iyi hemen bizde kardeşimle alalım derken aldık 4 kafadar harika bir 5 gün geçirdik....tabiki bu seyahatin sonunda masrafın kişi başı 1000 euro ya geleceğini tahmin edememiştik.İlk defa yurt dışına çıkıyorduk...Sonradan çok güldük çok eğlendik iyiki de gitmişiz dedik.
   Seyahatin en güzeli arkadaşlarla beraber yapılanlardır. Sizlerinde gençken bu fırsatları değerlendirmenizi diliyorum.
   O İtalya seyahatimizde bütün püf noktaları aklıma yazdım. Acenta yoktu herşeyi kendimiz hallettik. Rotamız, otellerimiz, tren biletlerimiz...
   İtalya'ya bayılmıştım ve kendi kendime bir söz vermiştim: İlerde buraya eşimle birlikte geleceğim! 


   Yıl oldu 2016, Evlilik hazırlıkları...
   Balayı falan derken internette fırsat sitelerinin birinde 499 tl'ye 5 gün İtalya turu buldum.Tarihleri düşünürken kaçırmayım bu fırsatı alayım dedim aldım.Sonradan şirketle bağlantıya geçtim. Ekstra ödemeler falan çıktı toplam 2000tl'ye geldi. Neyse bu turu Ocak ayı civarları almıştım. Haziran ayına gelmiştik ve şirketten hiç bir dönüş yoktu.Sözde Ekim ayı gibi tura katılacaktık.Telefonlar açılmıyordu... İnternetten araştırayım dedim ve kötü haber karşıma çıktı : Şirket haziran ayında batmıştı... Üzerine soğuk bir su içtim. Bir daha da pek fırsat kovalamadım. 
   Düğünden Sonra Dalaman - Sarıgerme' de harika bir otelde tatilimizi yaptık... İtalya hayali başka bahara kalmıştı.Sağlık olsun...

  Yıl 2018 , umudumu kaybetmedim...
   2015'den beri müzisyenlik dışında özel bir okulda müzik öğretmenliği yapıyordum.Tatile çıkabileceğim tek boşluk sömestrdı. 2018'in Ocak ayına planlarımı yapmaya başladım. Burda da Pegasus'un uçak fiyatları kıvılcımı başlattı. 178 tl ye gidiş bileti buldum.3 ay öncesinden aldım biletleri.Son bir ay kala evrakları tamamlayıp vize başvurumuzu yaptık.Kafamdaki rotaya göre 2 ay kala internetten tren biletleri satın aldım çünkü orada tren bileti, uçak bileti gibi fiyatı artan birşey .
    *Tren biletlerimiz 10 euro civarındaydı(trenitalia.com). Yakın zamanda alırsanız fiyatlar 80 euroya kadar çıkabilir.
   *Otellerimizi booking.com'dan ayarladık.(günlük 30-40 Euro). 
   *Vize işlemlerini kişi başı 80 euro gibi bir fiyatla ayarladık. 
   *Seyahat sigortalarını 15 euro gibi bir fiyata yaptırdık.

    İzmir Konsolosluğundan haber geldi. Bizden istenen, Türkiye'ye geri döndüğünüzde İzmir'e gelip Türkiye'ye dönüş yaptığımızı bildirmemizi istedikleri bir yazıyı imzalamı istediler.Bende yaptığım o kadar masrafı göz önünde bulundurarak evrakı imzaladım.Yeterki vize çıksın dedim. Geldiğimde bir yolunu düşünürüm dedim. Çünkü İzmir'e gitmek bize ekstra külfet olacaktı.

    İstanbul- Roma uçak biletimiz , 21 Ocak 2018 Pazar tarihliydi. Pasaport o kadar gecikti ki 19 Ocak günü ya gelecekti yada bir sonraki haftaya kalacaktı ve biletler yanacaktı. Artık Vizesiz Belgrad tatili araştırmayı düşünüyordum.Yeter ki pasaportları göndersinler. Bizi son dakikaya kadar strese sokup pasaportlarımızı 19 Ocak Cuma günü vizesi onaylanmış bir şekilde gönderdiler. Okulumdaydım izin alıp arabama atlayıp uçarak gittim.Küçük bir ayrıntı vardı 6 günlük planan tatil için 7 günlük vize çıkmıştı. O günü hiç unutmuyorum harika hissediyordum.
    Antalya'dan İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı'na Cumartesi gündüz uçak bileti almıştık.İzmit'te yaşayan Anneannemizi hem ziyaret edelim hemde dinlenip yola çıkalım diye düşündük. Akşam İzmit'te biraz vakit geçirip dinlenmek için eve geçtik.

    Ve büyük gün... 21 Ocak Pazar... Akşam üzeri Roma Fiumicino Havaalanındaydık.

   Bu seyahatlerde en sevmediğim an ülkeye girerken Pasaport işlemleri. Maalesef Biz Türkleri çok iyi karşılamıyorlar. Daha güvenlik kontrolünden geçerken eşimin pasaportunu orda unutması ile gereksiz bir gerginlik yaşadık.Sonra yine tecrübesizliğimiz ile ayrı pasaport noktalarında durduk. Duyanlar vardır İtalyan polisleri İngilizce pek bilmezler ya da bize öyleleri denk geldi.Herneyse işte bu durumda pasaportta yarı ingilizce , italyan aksanı  ve araya da italyanca sözcüklerin karıştığı bir ortamda ve de çok ta ingilizce ile haşır neşir değilseniz,orada gerilmeniz mümkün. Neyseki bir şekilde anladım telefonumdan kalacağımız otelin ve dönüş biletlerimizin pdf'lerini gösterdikten sonra giriş yapabildik. Buda vize onayı almış Pasaport sevincinden sonraki 2. mutluluktu içeri sıkıntısız girmek...

   Havalimanın dışında Havaş-Havataş gibi otobüsler mevcut 6 euro gibi bir fiyata merkeze Termini bölgesine 45 dakika gibi bir sürede ulaştırıyor. Otobüsün içinde  her zamanki gibi Türklerde mevcuttu fakat uyruğunu tanımlayamadığım insanlarda vardı.Otobüsün iç ışıkları loş maviydi  değişik bir ambiyansla merkeze giriş yaptık. Otelimiz Termini bölgesine 10 dk yürüme mesafesindeydi.Roma'da Hotel Canova'da konakladık.Küçük şirin bir oteldi.Vize işlemleri yaparken booking.com belgesi rezervasyon yerine geçmedi.Çünkü rezervasyonda isimlerimiz geçmiyordu.Bunun için Canova otele mail atmıştım ve bana bir belge düzenleyip gönderdiler sağ olsunlar :). 

Hotel Canova


    Eşyalarımızı yerleştirdikten sonra kendimizi dışarı attık ve saat 12 ye kadar yürüyüş yaptık. Gerçekten büyülü bir şehir...

Başkanlık Binası , Roma


2.gün (Roma)
Pazartesi sabahı  güzel bir kahvaltıyla güne başladık. 
İlk işimiz yakın yerlerdeki tarihi yapılara doğru yöneldik. Pazardan geçerken selfie çubuğumuzu aldık.

İkinci gün için Pisa ve Floransa'yı planlamıştık 11 gibi trenimiz var. Roma-Floransa arası yaklaşık 2 saat, Florsansa - Pisa 40 dakika. Vakit kaybetmeden Pisa'ya geçtik.


Biraz yağmura yakalandık diyebilirim ama herşeye rağmen harikaydı. Öğlen bitti yemeği unuttuk Pisa 'da hemen bir restoranta oturduk.

spagetti boloney,ravioli ve kırmızı şarap


Derken hava karardı ve Floransa gecelerine aktık...Floransa Roma’ya nazaran daha genç kesime hitap ediyor diyebilirim.

Santa Maria Del Fiero , Floransa
Gece treni ile Roma'ya dönüş.



3.gün (Roma)

Salı öğlen Kolezyuma doğru yöneldik. 


    Türkiye’de indirdiğim Maps me uygulaması ile internet kullanmadan gitmek istediğimiz yerlere ulaşıyorduk. Kolezyuma doğru ilerlerken ara sokaklardan da geçtiğimiz oldu tabiki bir yerde alkol yada başka bişey kullanmış bi adamın bana yumruk sallaması ile geri çekildim adam savruldu ve ne olduğuna anlam veremeden yolumuza devam ettik.Beladan kaçtık diyebiliriz.Seyahatin en ilginç anıydı.Neyse Kolezyuma ulaştık.İçerde bi ara birbirimiz kaybettik ilk defa orda birbirimizi telefonla aradık.

Kolezyumdan çıktık yürüyüşe devam yolda çok keyifli bir müzik grubu vardı.20 dakika kadar oturduk ve keyifle dinledik.



Yürüyüşe devam ederken karnımız acıkmaya başladı. Piknik yapmaya karar verdik.Bir market bulup alışveriş yaptık.

Kolezyum'a gittiğinizde karşınıza kendini gladyatör sanan kişilerle karşılaşabilirsiniz :)) Cansu'yu yakaladılar...2 euro'ya bıraktılar.😅

Pikniğe giderken fotoğraf çekinmeden geçmeyelim dedik , Alter of the Fatherland
Piknik,Isola Tiberina 
Orada marketlerin çoğunda özel paketlerde hazırlanmış salatalar  ve çeşitli yiyecekler bulabilirsiniz Biz o gün bunlardan tercih ettik ve bir klisenin duvarına oturup nehire karşı afiyetle yedik
Tabiki çokça kilise de dolaştık.Hepsi ayrı bir sanat eseri


 Akşam üzeri Piazza Navona meydanına ulaştık.

Piazza Nuova Meydanı ve Roma Dondurması 😋
Aşk Çeşmesi
   

    Rotamız Roma-Floransa- Pisa -Roma Venedik ve tekrar Roma olacaktı.Vizenin 7 gün olması beni heyecanlandırdı.Aklıma deli planlar geliyordu. Dönüş Uçağımızı Milano Bergamo’ya aktarmak istedim. O havalimanı daha hesaplı olduğu için 14 lira farkla bileti değiştirdim. Bu durumda Venedik’ten Milano’ya geçecektik. Geri dönüş tren biletini yaktım. Venedik- Milano seferi için aktarmalı banliyo bileti aldım Milano’da da Booking’ten bir otel ayarladım.




4.Gün (Vatikan)
    Çarşamba, Roma'da son günümüzü Vatikan için ayırmıştık. Sabah Otobüsle Vatikan’a gittik. Vatikan müzesini gezdik ama Papa selamlamasını maalesef kaçırdık. 


    Öğleden sonra tekrar merkeze döndük .Dönerken yürümeyi tercih ettik. Bir ara bisikletlere yönelsekte sonradan vazgeçtik. Popolo meydanından geçtik.


    Güzergahımız İspanyol Merdivenleriydi.
Piazza di Spagna
                                          

     Karınımız acıkmıştı.Bu sefer Lazanya ve pizza margarita tercih ettik. Ardından Burada harika Tramisu yapan bir pastane vardı  Oraya uğramadan olmazdı. Bu kadar enerjinin üstüne bol bol yürüyüş yaptık. Akşam tabiki Roma dondurmasını tekrar tattık.Çünkü Roma'dan artık ayrılacaktık...

     Akşam 11 e doğru otelden çıkış yaptık. Termini’ye yöneldik. 

     Tren biletlerini internetten aldığım için biletler pdf olarak mail geliyor. Tren’deki görevlilere pdf ‘deki kare kodu göstermeniz yeterli oluyor. 

5.gün (Venedik)

      Gece o saatte hızlı tren yoktu ki olsada almazdım. Sabah'ın  4'ünde sokaklarda donardık. Trenle yaklaşık 6 buçuk saate Venedik'e vardık. Sabah 6 civarlarıydı.
Otelimize yöneldik. Tabiki check-in için çok erken bir saatti. Ama yapabileceğimiz bişey yoktu. Otelin sayfasında sabah 7 de açıldığını görünce şansımızı deneyelim dedim. Otele girdik. Hemen bir oda ayarlandı. Uyumak için yattık fakat oda ısınmıyordu.Odamız değişti yeni oda diğerine nazaran daha iyiydi ancak İstediğimiz sıcaklığa ulaşmadı ama uyumalıydık.Uyuduk 10 gibi uyandık.Meğer pencere açıkmış hiç aklıma gelmedi😓. Tahmin ediyorum Venedik rutubetli bir yer olduğu için odaların hava alması için açık bırakıyorlardı. Neyseki hasta olmadık. Güzel bir kahvaltıdan sonra yola koyulduk...

Güzel Şehir Seni çok sevdik

    Sokaklarda kaybolduk deniz otobüsleri ile bir o tarafa bir bu tarafa durmak yok daha çok yer görmeliyiz.Venedik İtalya'nın kuzeyinde olmasından dolayı çok daha soğuktu. Ama en keyif aldığımız yer oldu yüzümüzdende anlaşıldığını umuyorum.😊 
    Rialto Durağını unutamayacağım deniz otobüsleri dönüp dolaşıp ordan geçiyordu. 3 kez geçtik. Aslında amacım Burano adasına gitmekti.Ancak ilk seferde bocalayabiliyorsunuz. öğrenene kadar biraz gezmiş oluyorsunuz.

Burano Adası ,Venedik


Saint Mark Basilica
  
San Marco Meydanı 
     Akşam yemeği Cansu bloglardan araştırdı. İspanyol bir ailenin işlettiği  bir makarnacıya gittik(Dal Moro's Fresh Pasta to go) .Makarnaları harikaydı.Ayrıca Türkçe birşeyler de biliyorlardı.Takılıyorlardı. Yemekten sonra bir bara gittik.Orda da keyifli vakitler geçirdik  sonrasında da otelimize döndük.
6.Gün (Milano)
Sabah uyandık venedik'te otelimizde güzel bir kahvaltı yaptık.Trenimiz yine 11 civarlarıydı.





























Arriverci a Venezia

    Aktarmalı tren bileti aldım.Çünkü diğerlerinin vakit ve fiyatları uymuyordu.Hayırlısı dedim.
Neyse bindik yolculuğumuz 2 saat sürecekti. Bir önceki gece tren kazası olmuştu. Bindiğimiz trende o enkazın olduğu yerden geçerken yavaş geçti.Yaklaşık 10 dakika kaybımız oldu.Bir sonraki tren tabiki beklemeden gitti. Kaldık ortada heyecan adrenalin.Hemen koştum satış ofisine neyseki biletlerimiz 3 saat kadar geçerliymiş bir sonraki trene binin dedi.Eyvallah dedim.😅 Orada bi 40 dk kaybettik.Sağlık olsun...

  Neyse Milano'ya ulaştık. Terminali devasa bir yapı hayran kaldım. Milano'ya indiğinizde gerçekten büyük bir şehre geldiğinizi hissettiriyor. Daha modern binalar, kalabalık , karmaşa sanki İstanbul gibi diyebilirim.

 Allah navigasyonu yapanlardan razı olsun diyorum.Buraya İlk defa gelmiştim. Telefondan istikameti çözdüm.O güzergah üzerinden otobüse bindik.(Otobüs kartı alıyorsunuz) Şansımıza otelimizin önüne kadar gitti.Otelimize yerleştik bu arada her otel check- in 'izde günlük kişi başı 4 er euro sehir vergisi ödüyorsunuz.
Neyse hemen  Milano Katedraline doğru yola koyulduk. Oraya yakın bir otel kiralamıştım.(40euro) yürüyerek 10 dk'ya katedrale ulaştık.Katedral kapanmadan içini dolaştık.(7euro)






Milano'yu da bayağı dolaştıktan sonra katedrale yakın bir restoranta oturduk ve zamanın nasıl hızlı geçtiğini anlayamadık...


Sabah kahvaltıdan sonra tekrar aynı otobüsü kullanıp terminale döndük.Terminalin yanında bulunan Bergamo otobüsleri ile Bergomo Havalimanına hareket ettik.Dönüşteki tek kötü durum uçağımızın 2 saat rötar yapmasıydı. Bergomo Havalimanında nerdeyse vakit geçirebileceğiniz birşey yoktu.

Neyseki kazasız belasız vatana döndük. İlk işim Konsolosluğu aramak oldu.Ülkeye döndüğümüzü ve bu durumu İzmir'e gelmeden nasıl çözebileceğimizi sordum. Neyseki pasaportların fotoğraflarını göndererek durumu çözdük.

Türkiye döndüğümüzde soluğu dönercide aldık. 

Herşey çok güzeldi.Umarım sizlerde bu şansı yaratıp gezebilirsiniz...
















Yorumlar

  1. Gezmiş kadar olduk,ayrıca detaylı bi okadar da açıklayıcı bilgiler ile ne kadar bütçe ve zaman ayirmamiz gerektiğini yazdığınız için de teşekkürler..Farklı yazılarda buluşmak dileği ile.Herşey gönlünüzce olsun.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Okuduğunuz için teşekkür ederim.Abone olmayı unutmayın...

Popüler Yayınlar